Meltem Demirors, Ethereum’un 2022 yılında Proof of Stake (PoS) sistemine geçişinin, 1 trilyon dolarlık bir hata olduğunu ve ağın potansiyelini önemli ölçüde düşürdüğünü ifade ediyor.
Ethereum’un bu geçişi, Layer-2 çözümlerinin yaygınlaşmasına zemin sağladı ve bu durum, ana ağa olan bağımlılığı artırdı. PoW ise, GPU hesaplama alanında yenilikleri teşvik edebilirdi.
Ölçekleme başarılarına karşın, Ethereum’un enflasyon sorunları devam ediyor, bu da deflasyonist anlatısıyla çelişiyor ve uzun vadeli değerini tehdit ediyor.
Demirors, Ethereum’un PoS’a geçişinin, 1 trilyon dolarlık fırsatları riske attığını vurgularken; enflasyon ve ağın sulanmasının uzun vadeli değerine tehlike oluşturduğunu belirtiyor.
Ethereum 1 Trilyon Dolarlık Bir Fırsatı Kaçırdı
Demirors’a göre, Ethereum’un Proof of Stake sistemine geçişi, Layer-2 (L2) çözümlerinin yaygınlaşmasını sağladı ve bu da ağın değerini olumsuz etkiledi. L2 ölçekleme çözümlerinin, Ethereum’un ana ekosistemini sulandırma riski taşıdığını savunuyor. Onun görüşüne göre, Ethereum, PoW modelini sürdürmüş olsaydı, 1 trilyon dolarlık bir protokol haline gelebilir ve Bitcoin’in desteklediği enerji-hesaplama ekosisteminden yararlanabilirdi.
Aynı zamanda, Ethereum’un PoW altında kalması, GPU hesaplama alanında yeniliklerin gelişmesine olanak tanıyabilirdi. Bu durumu, Bitcoin madencilerinin donanım teknolojisindeki ilerlemeleri teşvik etmesiyle kıyaslıyor.
“Proof of Stake bir hataydı. Ethereum, enerjisini en iyi şekilde kullanarak bir trilyon dolarlık bir protokole dönüşebilirdi. Bunun yerine, MEV kullanıcılar ve uygulamalardan milyarlarca değer elde ediyor,” dedi.
Demirors, PoW altında Ethereum’un daha merkezileşmiş bir Layer-1 (L1) ağı sürdürebileceğini ve Layer-2 çözümlerinin sebep olduğu parçalanmadan kurtulabileceğini öne sürdü.
2022 yılında Ethereum, ‘süper ses parası’ olarak adlandırıldı ve The Merge sonrası 55 gün içinde ‘sıfır net arz’ hedefine ulaştı. Bu, 2021’deki London Hard Fork sonrasına denk geliyor; EIP-1559’un tanıtılmasıyla, işlem ücretlerinin bir kısmı yakıldı ve ETH’nin toplam arzı zamanla azalmaya başladı.
Ancak güncel veriler, Ethereum’un PoS’a geçişinden bu yana en uzun kapanma dönemini yaşadığını gösteriyor. Ultrasound Money’ye göre, Ethereum’un yıllık enflasyon oranı şu anda %0.76. Yazının yazıldığı an itibarıyla, ağ her yıl 943,000 ETH üretiyor ve yalnızca 27,000 ETH’yi yok ediyor.
Bu durum, ETH’nin Bitcoin’den daha üstün bir değer saklama aracı olarak konumlandırılmaya çalışıldığı deflasyonist anlatıyla çelişiyor.
“Eğer ağ etkinliği mevcut seviyede devam ederse, Ethereum’un bir daha asla deflasyonist olmayacağına inanıyorum. ‘Süper ses’ parası anlatısı ya sona
Ethereum’un geleceği, teknolojik yeniliklerin yanı sıra topluluk ve geliştirici perspektifini de içeriyor. Geliştiricilerin ve topluluğun, ETH’nin rolü hakkında farklı görüşlere sahip olması, ağın evrimi için kritik bir etken. Bu durum, kripto ekosisteminin merkeziyetsizlik ve yenilikçilik ilkesini nasıl dengelediği konusunda daha geniş tartışmalara yol açabilir.
Özellikle, Ethereum’un merkeziyetsiz uygulama (dApp) ekosistemi büyüdükçe, Ethereum ağının kullanım alanları da genişlemekte. Ethereum’un sunmuş olduğu akıllı sözleşme platformu, DeFi, NFT ve diğer inovatif projelerin temelini oluşturuyor. Bu da, ETH’nin yalnızca bir değer birikimi aracı değil, aynı zamanda bir inovasyon aracı olarak da rol oynayabileceğini gösteriyor.
Bununla birlikte, Ethereum topluluğunun bu değişen dinamiklere nasıl yanıt vereceği ve ağın sürdürülebilirliği için atılacak adımlar, ETH’nin gelecekteki başarısını belirleyecek. Merkezsiz finans ve uygulama geliştirme gibi alanlardaki büyüme, Ethereum’un potansiyelini artırmakla kalmayıp, aynı zamanda daha geniş bir ekonomik ekosistem üzerinde de etkili olabilir.
Sonuç olarak, Ethereum’un geleceği belirsiz ancak umut verici görünüyor. Peter Szilagyi ve Vince Yang gibi isimlerin katkıları, bu belirsizliğin içinde, Ethereum’un potansiyelini ve hedeflerini daha net bir şekilde şekillendiriyor. Kurumsal ilgi, yenilikçi güncellemeler ve dinamik topluluğu ile Ethereum, dijital varlıklar dünyasında hala önemli bir oyuncu olmaya devam ediyor.