Bitcoin, son zamanlarda 30 yıllık ABD Hazine tahvillerinin getirisini geride bırakarak, potansiyel bir rezerv varlık olarak değerinde önemli bir değişim gösterebilir.
Bitcoin’in getirisi, ABD’nin 30 yıllık Hazine tahvillerine üstünlük sağlamasıyla, makro seviyede koruma aracı olarak cazibesini giderek artırıyor.
ABD Senatörü Lummis ve eski Hazine Bakanı Rios, Bitcoin’i potansiyel bir rezerv varlığı olarak destekleyerek, uzun vadeli iyimserliğin artmasına katkıda bulunuyorlar.
Bitcoin’in [BTC] getiri performansı, şu anda 30 yıllık ABD Hazine tahvillerinin getirisini aşmış durumda; bu, kurumsal ilginin yeniden şekillendiğine dair önemli bir makro sinyal niteliği taşıyor.
Bu gelişme, Bitcoin’in spekülatif bir varlık olmanın ötesine geçebileceği iddiasını daha da güçlendiriyor.
Geleneksel tahvil getirileri duraklama aşamasına geçerken, kurumsal yatırımcılar giderek Bitcoin’e yönelmekte.
Ek olarak, bu getiri ayrışması, Bitcoin’in fiyat hareketinin giderek altınla benzerlik göstermesiyle örtüşüyor ve böylece “dijital altın” olarak konumunu güçlendiriyor.
Kaynak: X
Altın ve Bitcoin Paralel Seyrediyor
Bitcoin ile altın arasındaki artan korelasyon dikkate değer bir durum; zira her iki varlık da daha güçlü bir senkronize hareket sergiliyor. Bu durum, yatırımcı davranışındaki bir değişimi yansıtmaktadır.
Bitcoin’in bir koruma aracı olarak algılanması, hem kurumsal hem de perakende yatırımcılar arasında önemli bir artış göstermektedir.
Kaynak: Newhedge
Senatör Lummis ve ABD Hazine Bakanı BTC’yi Destekliyor
ABD Senatörü Cynthia Lummis, ülkenin küresel Bitcoin arzının %5’ini elde etmeyi hedeflemesi gerektiğine vurgu yaptı; bu durum, altınla olan yaklaşımını da yansıtıyor.
Eski Hazine Bakanı Rosie Rios ise “Bitcoin burada kalacak… Tren hareket etti.” açıklamalarında bulundu.
Bu yüksek profilli yetkililerin destekleyici beyanları, hükümetin Bitcoin’e karşı artan ilgisini göstermekte ve gelecekte Bitcoin’in ulusal rezervlere dahil olabileceğini işaret etmektedir.
Kurumlar Alana Girdikçe Açık
Bu değişim, yatırımcıların dikkatini çekerken, Bitcoin’in geleneksel varlıklar ile olan ilişkisini yeniden şekillendirebilir. Özellikle, artan açık faiz oranlarının ve rezerv varlık olarak Bitcoin’e olan ilginin bir araya gelmesi, yatırımcıların Bitcoin’i daha güvenilir bir seçenek olarak görmesine yol açabilir.
Ayrıca, son dönemde artan enflasyon ve merkez bankalarının para politikaları, alternatif yatırım araçlarına olan talebi artırmıştır. Dolayısıyla Bitcoin gibi dijital varlıkların, bu tür ortamda daha cazip hale gelmesi mümkündür. Kripto para piyasası, kurumsal yatırımcıların katılımıyla olgunlaşırken, Bitcoin’in fiyatında potansiyel artışlar kaçınılmaz görünüyor.
Özetlemek gerekirse, Bitcoin’in kurumsal kabulü ve siyasi destekle, yakın gelecekte önemli bir değer artışı yaşama potansiyeli yüksek. Ancak bu süreçte, piyasa dinamikleri ve regülasyonlar gibi faktörlerin de dikkatle izlenmesi gerekiyor.