Güvenlik uzmanı Justin Drake’in son yorumları, Bitcoin’in artan işlem ücretlerinin uzun vadede ağ güvenliğini tehlikeye atabileceğini ortaya koyuyor.
Drake, Bitcoin’in 21 milyon arza sahip limitinin kaldırılması veya Proof-of-Stake modeline geçiş gibi tartışmalı alternatifler sunduğunu; bu durumun ise Bitcoin’in temel değerleriyle çeliştiğini vurguluyor.
Eleştirmenler, işlem ücreti analizinin BTC yerine USD bazında yapılmasını savunarak, Bitcoin’in Satoshi Nakamoto’nun “dijital nakit” vizyonundan uzaklaşma kaygılarını öne çıkarıyor.
Bitcoin’in güvenlik modeli azalan işlem ücretleri ile ciddi bir tehdit altında. Önerilen değişiklikler bu durumu koruyabilir mi? Devamı için okumaya devam edin.
Bitcoin Güvenliği Neden Bir “Zaman Bombası”?
Drake’in analizi, endişe verici bir eğilimi gözler önüne seriyor: Bitcoin’in işlem ücretleri, son on üç yılın en düşük seviyesine inerek günlük ortalama 10 BTC’nin altında kalmış durumda.
Drake, işlem ücretlerinin madenci gelirinin yalnızca %1’ini oluşturduğunu, büyük kısmının (yüzde 99) blok ödüllerinden – PoW ekosisteminde madencileri teşvik etmek amacıyla üretilen yeni Bitcoinlerden – kaynaklandığını belirtiyor.
Blok ödüllerinin ise her dört yılda bir yarıya indirildiği; bu durumun Bitcoin’in toplam arzını 21 milyon coin ile sınırlayacak bir noktaya getirdiği ifade ediliyor. Önümüzdeki Nisan 2024’teki yarılanma, ödülü yalnızca 3.125 BTC’ye düşürecek.
Azalan blok ödüllerinin işlem ücretlerini artıracağına dair bazı uzmanların umutlarına rağmen, veriler ters bir ilişkiyi ortaya koyuyor. Son on yılda, işlem ücretleri blok ödüllerine göre daha belirgin bir şekilde düşüş göstermiş durumda.
Örneğin, Mart 2016’da işlem ücretleri, 25 BTC’lik blok ödülünün %1’ini oluşturuyordu. Ancak Nisan 2025’te bu oran hâlâ %1 olacak; bu durum, Bitcoin’in güvenlik bütçesinin doğrudan zayıflamasına yol açıyor. Bu da madenci katılımını etkileyerek ağı olası saldırılara karşı daha savunmasız kılıyor.
Drake, bu endişeleri belirgin projeksiyonlarla netleştiriyor: “Eğer madenci gelirinin tek kaynağı şu anda ücretler olsaydı:
→ gelir %100 düşer
→ hashing altyapısı %100 azalır
→ günümüzdeki altyapının %1’i (1 büyük çiftlik) Bitcoin’e %51 saldırısı düzenleyebilir. Biz bu yolda ilerliyoruz. 21 milyon sınırının güvenliği tehdit etmesi, kendi kendini yok edici bir durum. Artık Satoshi
Birçok uzman, Bitcoin’in mevcut güvenlik yapısının değişmesi gerektiğini vurgularken, bazıları ise mevcut sistemin yeterince sağlam olduğunu savunuyor. Özellikle Drake’in önerdiği gibi köklü değişiklikler, Bitcoin’in felsefi temellerini sarsma potansiyeline sahip. Bu nedenle, herhangi bir reform önerisinin, Bitcoin topluluğu içinde geniş bir consenso sağlaması kritik önem taşıyor.
Uzun vadede, Bitcoin’in güvenliğini artırmak için daha yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler üzerine düşünmek, topluluğun ve geliştiricilerin öncelikli hedeflerinden biri olmalıdır. Akıllı sözleşmeler, ikinci katman çözümleri ve hatta yeni konsensüs protokolleri gibi alternatif teknolojilere yönelmek, Bitcoin’in geleceği için önemli olabilir. Ancak bu tür yaklaşımlar, dikkatle ele alınmalı ve sağlıklı tartışmalara açık olmalıdır.
Sonuç olarak, Bitcoin, hem teknik hem de toplumsal anlamda karmaşık ve dinamik bir ekosistem olarak varlığını sürdürmektedir. Güvenlik endişeleri, piyasa dinamikleri, topluluk görüşleri ve teknolojik gelişmeler arasında denge kurmak, bu eşikte başarılı bir şekilde geçmek için elzemdir. Bu nedenle, Bitcoin’in geleceği, yalnızca teknik iyileştirmelere değil, aynı zamanda topluluk içindeki diyalog ve iş birliğine de bağlıdır.