2024 yılı itibarıyla stablecoin piyasası, yaklaşık 230 milyar dolarlık bir değere ulaşarak dijital finansın önemli bir unsuru haline geldi.
2023 sonundan bu yana piyasa değerinde %90’lık bir artış gösteren stablecoinler, yatırımcıların bu büyüyen alandan yararlanma çabalarını artırdı.
Kripto analisti Patrick Scott, “Stablecoinlerin ihraç edildiği blockchainlere yatırım yapmak, bu büyümeyi dolaylı yoldan kazanmanın bir yolu olabilir.” ifadesini kullandı.
Yeni projeler ve öncü blockchain ağlarına stratejik yatırımlarla stablecoin patlamasından nasıl faydalanabileceğinizi öğrenin.
Perakende Yatırımcıların Stablecoin Patlamasından Nasıl Yararlanabileceği
Stablecoin piyasasının genişlemesiyle birlikte, DeFi alanındaki önde gelen uzman Patrick Scott, bu alandan faydalanmak isteyen yatırımcılar için üç temel strateji öneriyor.
Scott, “Stablecoin patlamasında yer almanın üç yolu var: 1) Stablecoinlerin ihraç edildiği blockchainlere yatırım yapın 2) Stablecoin ihraççılarıyla etkileşimde bulunun 3) Stablecoinleri içeren DeFi protokollerini kullanın” şeklinde bilgi veriyor.
Analiste göre, en umut verici fırsatlar, stablecoin ihraç eden temel blockchainlere yatırım yapmaktan geçiyor. Ethereum (ETH) ve Tron (TRX), bu alandaki lider platformlar olarak dikkat çekiyor.
Ethereum, yaklaşık 126 milyar dolarlık dolaşımdaki stablecoin varlığı ile öne çıkarken, Tron da yaklaşık 65 milyar dolarlık bir değere ulaştı. Her iki ağ, stablecoin kullanımında tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaştı.
Stablecoinler için Temel Blockchainler. Kaynak: DefiLlama
Tron’un sürekli büyümesi, özellikle gelişmekte olan bölgelerdeki peer-to-peer (P2P) işlemlerindeki artışa dayanmaktadır ve yatırımcılara genişleyen stablecoin piyasasına katılma şansı sunuyor.
Analist DCinvestor, “Birkaç yıl içinde, gelecek stablecoin patlamasında en iyi yatırımın en fazla stablecoinin bulunduğu ve bulunacağı yer olan ETH almak olduğunu göreceğiz,” dedi ve Ethereum’un stablecoin ile ilişkili ekonomik faaliyetlerin en büyük kazananı olabileceğini vurguladı.
Önde gelen stablecoin ihraççıları olan Tether ve Circle doğrudan yatırım için ulaşılamazken, Ethena (USDe), USDY (Ondo), HONEY (Berachain) ve crvUSD (Curve) gibi yenilikçi projeler, yatırımcılar için değerli alternatifler sunuyor. Bu projeler genellikle yönetim veya fayda tokenları içererek, katılımcılara başarılardan pay alma imkanı tanıyor.
Bu tür tokenlar, perakende yatırımcılara stablecoin sektörünün büyümesiyle birlikte kâr elde etme fırsatları sunan oy verme hakları veya gelir paylaşımı gibi benzersiz avantajlar sağlayabilir.
DeFi’de Stablecoinlerin Artan Çekiciliği
Stablecoinler, DeFi ekosisteminin vazgeçilmez bir parçasıdır ve likidite, kredi verme
Stablecoinlerin artan çekiciliği, finansal sistemin dijitalleşmesiyle birlikte daha fazla insanın ve kurumun bu tür varlıklara yönelmesini sağlamaktadır. Stabilite sağlama kapasitesi ve piyasa dalgalanmalarına karşı koruma sunması, yatırımcılar için cazip hale gelmektedir. Özellikle DeFi (Merkeziyetsiz Finans) alanında, stablecoinler, merkeziyetsiz borsa işlemleri, likidite havuzları ve kredi verme platformları gibi mekanizmalar için kritik bir rol oynamaktadır.
Ayrıca, stablecoinlerin geliştirilmesi ve benimsenmesi, hükümetler ve düzenleyici otoriteler tarafından daha fazla ilgi görmekte ve bu durum, kullanıcıların güvenliğini artırabilecek yeni düzenlemelerin ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Bu sayede, daha fazla yatırımcı ve kullanıcı, stablecoinleri güvenli bir alternatif olarak görmeye başlamaktadır.
Yatırımcılar, stablecoinleri sadece bir değer deposu olarak değil, aynı zamanda finansal araçlar olarak da kullanmaya başlamaktadır. Örneğin, DeFi platformlarında yield farming (verim tarımı) ve staking (kilitleme) gibi stratejilerle pasif gelir elde etmek mümkün hale gelmektedir. Böylelikle, yatırımcılar, sadece geleneksel yatırım araçlarına bağlı kalmadan, dijital varlıklarla daha fazla çeşitlilik ve fırsat elde edebilmektedir.
Sonuç olarak, stablecoinler, finansal sistemin evriminde önemli bir rol oynamakta ve yatırımcılar için yeni yollar sunmaktadır. Ancak, yatırımcıların bu yeni varlık sınıfında karşılaşabilecekleri riskleri anlamaları ve dikkatli değerlendirmeleri hayati önem taşımaktadır. Eğitim ve bilgi edinme süreçleri, bu yeni finansal ekosistemde başarılı olmanın anahtarıdır.